Göcekte Gizli Koylar Bölüm 1
Göcekte gizli koylar, kalabalıktan uzak durmak, sabah denizine birkaç kişiyle girmek ya da bir koya yanaşıp sadece kuş sesleriyle yüzmek isteyenler için eşsiz alternatifler sunar. Bu yazı serisinin ilk bölümünde, Göcek’in en sakin ve az bilinen 3 koyunu tüm detaylarıyla ele alıyoruz. Her biri doğayla baş başa kalma fırsatı sunan, kalabalık teknelerin uğramadığı duraklardan oluşuyor.

1. Martı Koyu
Göcek Körfezi içinde yer alan Martı Koyu, doğallığını hâlâ büyük ölçüde koruyan, sakinliğiyle öne çıkan özel duraklardan biridir. Popüler rotalardan biraz daha uzakta yer aldığı için buraya genellikle yalnızca küçük gruplar veya özel tekneler uğrar. Bu da Martı Koyu’nu gerçek anlamda “gizli koy” tanımının içine yerleştirir.
Koyun çevresi sık çam ormanlarıyla çevrilidir ve bu doğal perde sayesinde hem rüzgârdan hem de kalabalıktan uzak bir demirleme alanı sunar. Tekneler için güvenli bir bağlama zemini bulunan koyda, su oldukça berraktır. Özellikle sabah erken saatlerde ya da gün batımına yakın zamanlarda deniz cam gibi durur. Bu sayede koyda yüzmek, sadece fiziksel bir aktivite değil, aynı zamanda zihinsel bir dinlenme fırsatına dönüşür.
Martı Koyu’na özel kılan bir diğer unsur ise su altının oldukça net görünmesidir. Şnorkel ekipmanıyla yapılan kısa bir keşif, bölgedeki su altı yaşamını gözlemlemek için yeterlidir. Balık sürülerine rastlamak, yosunlarla kaplı taş yüzeyleri izlemek ve kıyıya yakın bölgelerde minik yengeçleri görmek mümkündür.
Koyun kıyısında yürünebilecek kısa bir patika alan da bulunmaktadır. Doğal taş yapılar, çam ağaçları ve zaman zaman rastlanabilecek yabanıl kuş sesleriyle bu kısa yürüyüş, doğaya gerçek bir temas kurma imkânı sunar.
Martı Koyu’nda mola vermek, Göcek’in kalabalık noktalarına kıyasla çok daha sessiz ve kişisel bir deneyim sunar. Özellikle fotoğrafçılıkla ilgilenenler için de harika ışık oyunları ve doğal kadrajlar yakalamak mümkündür.
Bu koya yapılan ziyaretler genellikle 1–2 saatlik yüzme molalarıyla sınırlı kalmaz. Sessizliğe alışan çoğu misafir, burada daha uzun vakit geçirmek ister. Eğer teknenin seyir planı uygunsa ve hava koşulları elverişliyse, Martı Koyu’nda geceleme bile tercih edilebilir.
2. Panço Koyu
Panço Koyu, Göcek’in keşfedilmeyi bekleyen en sakin duraklarından biri olarak dikkat çeker. Bu koy, genel teknelerin rotasında bulunmayan bir alanda yer aldığı için genellikle sadece yerel kaptanların bildiği, dar geçitlerden geçilerek ulaşılan özel bir duraktır.
Panço Koyu’nun en belirgin özelliklerinden biri, etrafının yoğun çam ormanlarıyla çevrili olmasıdır. Bu bitki örtüsü sayesinde gün içinde koyun farklı alanlarında doğal gölge alanlar oluşur. Bu da sıcak yaz günlerinde bile rahatça vakit geçirebileceğiniz serin noktalar yaratır.
Su, buradaki diğer gizli koylar gibi cam gibi berraktır. Şnorkel ve yüzme için oldukça elverişlidir. Kayalık alanların arasında küçük balık sürüleri ve su altı canlıları rahatlıkla gözlemlenebilir. Deniz zemini taşlıdır ancak kıyıdan açıldıkça kum tabakası kendini gösterir.
Panço Koyu genellikle öğle molaları için tercih edilir. Ancak uygun koşullarda geceleme için de son derece idealdir. Koyun içine doğru ilerledikçe rüzgâr tamamen kesilir ve su adeta bir gölet gibi hareketsiz hâle gelir. Bu da tekne konaklaması için ekstra güvenli bir alan sağlar.
Koyun arka tarafında kısa ama dik bir yürüyüş rotası vardır. Doğal taş patikalar, fotoğraf çekmek isteyenler için eşsiz bir bakış açısı sunar. Tepeden aşağıya bakıldığında koyun tüm eğimi ve mavi tonları net şekilde izlenebilir.
Panço Koyu, aynı zamanda küçük gruplar veya çiftler için romantik bir duraktır. Kalabalıktan izole olması, sesin neredeyse tamamen doğaya ait olduğu bu ortamda gerçek anlamda bir “kaçış” sunar. Bu yönüyle, Göcek’in gizli hazineleri arasında özel bir yere sahiptir.
3. Merdivenli Koyu
Merdivenli Koyu, adını koyun kayalık tarafında bulunan doğal taş basamaklardan alır. Bu basamaklar hem görsel olarak etkileyicidir hem de kıyıya inip çıkmak isteyenler için doğal bir merdiven işlevi görür. Koy, Göcek Körfezi’nin doğu tarafında, daha az bilinen bir bölgede yer alır.
Bu koyun en güzel yönlerinden biri, doğayla baş başa kalma imkânıdır. Kayalıklar, su altı şekilleri ve çevresindeki yoğun orman dokusu, doğaseverler için oldukça etkileyici bir ortam sunar. Koya yaklaşırken suyun tonları giderek değişir: kıyıya yakın bölgelerde zeytin yeşiline yakınken, ortada açık maviye dönüşür.
Yüzme açısından oldukça elverişli olan koyda, su zemini karma yapıdadır. Kıyıya yakın alanlarda taşlık, ortalarda ise daha yumuşak ve kısmen kumluk bölgeler yer alır. Şnorkel ile su altı keşfi yapmak isteyenler için küçük mağaracıklar ve ilginç taş oluşumları bulunur.
Koyun sakinliği, özellikle sabah saatlerinde daha belirgindir. Günün erken saatlerinde koy neredeyse tamamen sessizdir ve sadece doğa sesleri duyulur. Bu yüzden sabah kahvesini burada içmek, günün en keyifli anlarından biri olabilir.
Merdivenli Koyu genellikle kısa süreli molalar için tercih edilir. Ancak uygun koşullarda geceleme de yapılabilir. Sessizlik arayanlar için, teknede kalınan bir gece boyunca sadece rüzgârın ağaçlarda çıkardığı ses ve denizin hafif dalgaları eşlik eder.
Kıyıya çıkıldığında kısa yürüyüşler yapılabilir. Patikalar kısa ama manzaralıdır. Merdivenli Koyu, adeta doğayla iç içe, sade ve dokunulmamış bir atmosfer sunar. Göcek’in bilinen rotalarından uzaklaşıp gerçekten farklı bir deneyim yaşamak isteyenler için ideal bir duraktır.
✨ Daha fazla keşif rotası, güncel öneriler ve saklı Göcek durakları için bizi Instagram’da takip etmeyi unutma: @gocekrehberi